
İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei yaptığı
konuşmada, ABD'nin Kudüs ile ilgili girişimini "büyük halt" olarak
niteledi, onların böyle bir şey yapamayacaklarını ve çabalarının
sonuçlanmayacağını beyan etti. İslam İnkılabı Rehberi, İslam İşbirliği
Teşkilatı toplantısında Myanmar ve Keşmir meseleleri gündeme
getirilirken Yemen ve Bahreyn gibi çok önemli meselelerden gafil
olduğuna işaretle, büyük ölçüde Siyonistlerin kontrolünde olan Batı'nın
tehlikeli propaganda imparatorluğunun İslam dünyasının önemli
meselelerini unutturmasına ve sessizlik komplosu ile İslam ümmetinin ana
meselelerinin mahvolmasına müsaade etmemek gerektiğinin altını çizdi.
İslam İnkılabı Rehberi beyanatının devamında, Filistin meselesiyle
ilgili, "toprak işgali", "toplu sürgün" ve "büyük katliam ve insanlık
cinayeti" olmak üzere üç tarihi olaya işaretle, bunun büyük bir tarihi
zulüm olmakla birlikte, İslam dünyasına ve yalan yere insan hakları,
terör ve işgalle mücadele ettiklerini iddia edenler için unutulmuş
vazife ve sorumluluklarının hatırlatıcısı olduğunu vurguladı. Bölgede
Amerikalılar ve Siyonistlere Müslümanlarla savaşmaları için yardım eden
ve onlarla işbirliği yapan Suudiler gibi devletlerin açık bir şekilde
hainlik yaptıklarını ifade eden Ayetullah Hamanei, ‘’Bize göre büyük
kaynaklar, insan gücü ve imkanlara sahip İslam dünyasının birliği büyük
ve etkili bir gücün şekillenmesine yardımcı olacaktır ve biz hatta
bizimle açık şekilde düşmanlık yapanlara kardeşçe davranmaya hazır
olduğumuzu bildirmiş bulunuyoruz’’ dedi. İslam dünyasında birlikteliğin
önemine vurgu yapan Ayetullah Hamanei, ‘’İslam dünyasında esas sebebi
Amerika ve Siyonistler olan savaşlar ve ihtilafların, Siyonist rejim
için güvenlik yaratmasına izin vermemeliyiz’’ dedi. Filistin meselesi,
İsrail ve Mısır'ın uzlaşmacı hareketi ile Camp David anlaşmasının
imzalanmasıyla başlayıp, Norveç'te Filistinli bazı uzlaşmacı grupların
attığı adımlarla Oslo Konferansı'nda devam eden ve adım adım uygulanan
bir projeden ibarettir. Tüm bu yıllarda ABD ve Siyonist rejim, Filistin
meselesini sürüncemede bırakmaya, direnişi zayıflatmaya ve İslam
ülkelerini iç sorunlar ve münakaşalarla meşgul edip, yıpratmaya
çalışmışlardır. Ortadoğu uzmanı Saadulah Zarii, ABD'nin Kudüs ile ilgili
kararını şu şekilde değerlendiriyor: "Direniş cephesi üst üste İslam
dünyasının önemli bölümlerini ABD ve Siyonist rejim ve bölgesel
uşaklarının kontrolünden çıkarmayı başardığı bir sırada, ABD ve
uşaklarının Filistin dosyasını Siyonist rejimin istediği gibi
sonlandırmaya aceleyle çalıştığına bölgesel ve uluslararası arenada
tanıklık ediyoruz." Filistin halkının intifadası, 1978 yılından itibaren
Camp David'de başlayan uzlaşmacı projelerin defterini dördü. Aralıksız
devam eden bu varlık ve direniş, Filistin meselesini İslam dünyasının
birinci ve esas meselesi olarak korudu ve uzlaşma yanlılarının proje ve
planlarıyla Filistin ülküsünün unutturulmasına izin vermedi. Siyaset
uzmanı Ali Asger Zerger, ABD ve İsrail'in Filistin ile ilgili ortak
planını hakkında şu değerlendirmede bulunuyor: "Ortaya çıkan bazı
belgelerde, İsrail tarafından İran sınırlarına "tehdit dağılımı" konusu
gündeme getirilmiştir ki bu senaryolar geçtiğimiz senelerden itibaren
Tel-Aviv'in öncülüğünde ve Suudiler'in finansmanı ile şekillenmiştir."
Ancak tüm bu komplolar, Irak ve Suriye'de hezimete uğradı. İslam
İnkılabı Rehberi Rehberi'nin beyan ettiği gibi, "Siyonistler bir
zamanlar, "Nil'den Fırat'a kadar sloganı atıyorlardı, ancak bugün
kendilerini korumak için kendi etrafına duvar örüyorlar. Kuşkusuz
Filistin bir bütün ve tarih "Bahir'den Nehir'e" kadardır ve Kudüs de
onun başkentidir ve bunun zedelenmeyecek bir hakikattir."